Hava Durumu

CHP ve basın (medya) özgürlüğü!

Yazının Giriş Tarihi: 23.07.2023 19:02
Yazının Güncellenme Tarihi: 23.07.2023 19:39

CHP yönetimi ile 'İmamoğlucu' olduğu var sayılan Halk TV arasında yaşananlar, demokrasi ve basın (medya) özgürlüğünün bütün ilkelerine aykırıdır. Halk TV'nin sahibi Cafer Mahiroğlu'nun sosyal medyadan yaptığı paylaşım aynen şöyle:

"Halk TV ile CHP arasında, parti yönetiminin basın ve grup toplantılarının yayınlanması karşılığında yapılan, Sayıştay denetimine de tabi olan anlaşma, CHP tarafından tek taraflı olarak feshedilmiştir. CHP yönetiminin en doğal hakkı olan bu kararı saygıyla karşılıyoruz. Halk TV’nin objektif haberciliğinin muhatabı seyircisidir, izlenme oranları, seyircisiyle kurduğu derin ve sarsılmaz bağ da bunun kanıtıdır. Çağdaş Türkiye’den, kuruluş değerlerinden, halktan, emekten, gerçekten yana haberciliğimizden, RTÜK’ün rekor cezalarına rağmen taviz vermedik, şimdi de öyle olacak. Yayıncılıktaki ilkemiz bir partinin yanında ya da karşısında, bir partinin yönetiminin yanında ya da karşısında olmak değil halkın ve haklının yanında olmaktır. Biz bu ilkeler doğrultusunda yayıncılıktan asla taviz vermeden yolumuza devam edeceğiz."

Bu açıklamadan anlıyoruz ki Halk TV zaten bir haber kanalı olarak yapması gereken işler için CHP'den yüklüce para alıyormuş. CHP de zaten medya tarafından özellikle de CHP'yi destekleyen medya organlarınca haber yapılabilir ya da yapılan faaliyetlerinin yayınlanması için yüklü miktarda para ödüyormuş. Bu çok kirli bir ilişkinin 'kavga sırasında' ortaya çıkmasıdır.

Bir de işin genel anlamda basın özgürlü ve demokratik haklar tarafı var. Bu konuda CHP yönetiminin ve özellikle de Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Ülkede basın özgürlüğü yok, iktidara gelirsek biz sağlayacağız" mealinde sayısız cümleler kurduğunu hatırlıyoruz. Bazen, kendilerini eleştiren yayın organlarına "İktidara gelirsek kapatacağız" mealinde tehditler de savurdular ama yine de kendilerini basın özgürlüğünün en geniş şekilde savunucusu ve uygulama yönünde vaatçisi gösterdiler. Mevcut iktidarı destekleyen ya da siyasi olarak yanında duran bütün gazetecileri yandaş, yayın organlarını da 'çöp' gördüklerini her fırsatta anlattılar. 

Peki, şimdi ne oldu?

Ülkenin en önemli gazetelerinde genel yayın yönetmenliği yapmış, uzun süredir CHP'yi destekleyen yorumlarıyla dikkat çeken ve CHP medyasında önemli bir isim olarak bilinen duayen gazeteci Fikret Bila, Halk TV ekranlarında aynen şunları söyledi:

"Bir kanalı iktidarın mantığı ile baskılar ve yasaklarsanız aynı hatayı yapmış olursunuz. Bu hata aynı zamanda demokrasiye karşı da bir hata yapmak anlamına gelir. Eren Erdem, Genel Başkan Yardımcısı, bizim meslekten olduğu için bu ölçüleri çok iyi bilmesi gerekir. CHP lideri sayın Kılıçdaroğlu'nun da en büyük iddiası Türkiye'ye demokrasi getirmek, demokratik kurumları yeniden inşa etmek ve işletmekti. Seçim kampanyasının ana teması da buydu. Türkiye'ye demokrasi getirme iddiasında bulunan sayın Kılıçdaroğlu'nun, özgür gazetecilik yapmaya çalışan Halk TV konusunda böyle karar vereceğini aklıma getirmek istemiyorum. Özgür gazetecilik yapmak isteyen bütün basın mensupları açısından oldukça üzücü ve düşündürücüdür." 

CHP içindeki bir hizip nedeniyle bir TV kanalına 'sansür ve ambargo uygulamak' basın özgürlüğü adına felakettir. Bunun ötesinde iktidara gelmiş bir CHP acaba basın özgürlüğünü nasıl tanımlar ve ülkede nasıl uygulamalara sahne olur?  

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.