Okullar açılıyor… Evlerimizde tatlı bir telaş var. Çantalar hazırlanıyor, defterlerin sayfaları henüz açılmamış bir masal kitabı gibi umutla bekliyor. Yeni kalemler, silgiler, kitap kokusu… Çocuklarımızın gözlerinde pırıl pırıl bir heyecan var. Bu manzara insana yaşam sevinci veriyor.
Ama gelin biraz da bu tablonun görünmeyen tarafına bakalım. Çocuklarımıza yalnızca ders çalışmayı, sınavlarda başarılı olmayı değil; hayata dair çok daha kıymetli şeyler öğretmemiz gerekiyor.
Onlara şunu söylemeliyiz:
“Arkadaşının kıyafetini eleştirme… Saçını, kilosunu ya da fiziksel özelliklerini asla alay konusu yapma. Maddi durumu senden farklı olan bir arkadaşının gururunu kırma. Anne-babası ayrıysa, canını yakacak bir söz söyleme. Çünkü en büyük yara, kalpte açılan yaradır.”
Okul, sadece bilgi verilen bir bina değildir. Asıl okul; teneffüste kurulan dostlukta, sırada paylaşılan ekmek arası sandviçte, düşen bir kalemi yerden alırken uzatılan elde gizlidir.
Biz istiyoruz ki çocuklarımızın karnesinde sadece matematik, Türkçe, fen notları olmasın. Vicdan, merhamet, nezaket ve empati de yazsın. Çünkü gerçek başarı; karşındakine kendini değerli hissettirebilmektir.
Yeni eğitim yılı; tüm çocuklara ışık, dostluk ve sevgi getirsin. Onlar büyüsün, biz de insanlığın daha güzel yarınlarını birlikte büyütelim. ????
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Füsun Deniz YILMAZ
Okul Zili Çalarken: Çocuklarımıza Ne Öğretelim?
Okullar açılıyor… Evlerimizde tatlı bir telaş var. Çantalar hazırlanıyor, defterlerin sayfaları henüz açılmamış bir masal kitabı gibi umutla bekliyor. Yeni kalemler, silgiler, kitap kokusu… Çocuklarımızın gözlerinde pırıl pırıl bir heyecan var. Bu manzara insana yaşam sevinci veriyor.
Ama gelin biraz da bu tablonun görünmeyen tarafına bakalım. Çocuklarımıza yalnızca ders çalışmayı, sınavlarda başarılı olmayı değil; hayata dair çok daha kıymetli şeyler öğretmemiz gerekiyor.
Onlara şunu söylemeliyiz:
“Arkadaşının kıyafetini eleştirme… Saçını, kilosunu ya da fiziksel özelliklerini asla alay konusu yapma. Maddi durumu senden farklı olan bir arkadaşının gururunu kırma. Anne-babası ayrıysa, canını yakacak bir söz söyleme. Çünkü en büyük yara, kalpte açılan yaradır.”
Okul, sadece bilgi verilen bir bina değildir. Asıl okul; teneffüste kurulan dostlukta, sırada paylaşılan ekmek arası sandviçte, düşen bir kalemi yerden alırken uzatılan elde gizlidir.
Biz istiyoruz ki çocuklarımızın karnesinde sadece matematik, Türkçe, fen notları olmasın. Vicdan, merhamet, nezaket ve empati de yazsın. Çünkü gerçek başarı; karşındakine kendini değerli hissettirebilmektir.
Yeni eğitim yılı; tüm çocuklara ışık, dostluk ve sevgi getirsin. Onlar büyüsün, biz de insanlığın daha güzel yarınlarını birlikte büyütelim. ????