Hava Durumu

GENÇLERİMİZİ KAYBEDİYORUZ: UYUŞTURUCUYLA MÜCADELEDE SEFERBERLİK ŞART!

Yazının Giriş Tarihi: 01.03.2025 05:52
Yazının Güncellenme Tarihi: 01.03.2025 05:53

Uyuşturucu kullanımının dünya genelinde tırmanışa geçtiği bir dönemde, Türkiye’nin en çok uyuşturucu ele geçirilen ülke olması hem sevindirici hem de endişe verici bir gerçek. Sevindirici, çünkü güvenlik güçleri bu zehir tacirlerine karşı yoğun bir mücadele veriyor. Endişe verici, çünkü bu kadar büyük miktarlarda uyuşturucu Türkiye’den geçiyor ve bir kısmı maalesef gençlerimize ulaşıyor.

Bağımlılık, sadece bireyin değil, ailesinin ve tüm toplumun yıkımına neden olan bir salgın. Bugün madde bağımlılığına bağlı ölümler hızla artıyor. Hastaneler, rehabilitasyon merkezleri dolup taşıyor. Ancak asıl sorun, bağımlılık tuzağına düşen gençlerin büyük bir kısmının henüz çocuk yaşta olması.

AİLELER VE OKULLAR KRİTİK ROLDE

Bugün anne ve baba olmanın hiç olmadığı kadar zor olduğunu kabul etmeliyiz. Çocuklarımızın her an kötü alışkanlıklarla karşılaşabileceği, sosyal medyanın kontrolsüz bir şekilde hayatlarına girdiği, bağımlılık yapıcı maddelerin her köşe başında olduğu bir çağda yaşıyoruz. Üstelik iletişim her zamankinden daha zayıf. Aile içindeki bağlar koptukça, çocuklar başka yerlere yöneliyor. Yanlış arkadaş çevresi, merak, psikolojik sorunlar ve hayatın getirdiği stres onları bu bataklığa sürüklüyor.

Çözüm nerede?
Öncelikle, ailelerin çocuklarıyla açık ve sağlıklı bir iletişim kurması gerekiyor. Çocuklarını sadece öğüt vererek değil, örnek olarak yetiştirmeliler. Aile içindeki huzursuzluk, ilgisizlik ve sevgisizlik gençleri boşluğa sürükler. O boşluğu bazen zararlı maddelerle doldurmaya çalışırlar.

İkinci olarak, okullar sadece akademik başarıya odaklanan yerler olmamalı. Bugün en parlak öğrencilerin bile bağımlılığa sürüklendiğini görüyoruz. Okullarda uyuşturucu ve bağımlılıkla mücadele programları zorunlu hale gelmeli. Çocuklar ve gençler, bu maddelerin sadece fiziksel değil, psikolojik ve sosyal yıkıma da neden olduğunu anlamalı.

GENÇLERİ KORUMAK İÇİN ACİL ÖNLEMLER ALINMALI

1. Uyuşturucuyla mücadelede eğitim seferberliği başlatılmalı. Aileler, öğretmenler ve gençler bilinçlendirilmelidir.


2. Gençleri sosyal aktivitelere yönlendiren projeler hayata geçirilmeli. Spor, sanat, bilim ve kültürel etkinlikler desteklenmeli.


3. Uyuşturucuya ulaşımı kolaylaştıran mekanizmalar ortadan kaldırılmalı. Uyuşturucu satışı yapanlara en ağır cezalar verilmeli ve bunların uygulanması sıkı denetlenmeli.


4. Bağımlı bireyler dışlanmamalı, tedavi ve rehabilitasyon süreçleri güçlendirilmeli. Onları topluma kazandırmanın yolları bulunmalı.

Uyuşturucu, sadece bağımlı olan bireyin değil, tüm toplumun sorunudur. “Benim çocuğum yapmaz” demek yerine, her anne baba kendi evinde farkındalık yaratmalı, çocuklarıyla doğru iletişim kurmalı ve onları koruyacak önlemler almalıdır.

Sorunu görmezden gelmek, onu ortadan kaldırmaz. Aksine, tehlikeyi büyütür. Artık daha fazla gencimizi kaybetmeden, toplum olarak bu konuda el ele vermeliyiz. Çocuklarımızı, geleceğimizi ve ülkemizi korumak hepimizin sorumluluğudur.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.